Kayıtlar

ATATÜRK İLE İNÖNÜ ARASINDAKİ ANLAŞMAZLIK

Resim
Atatürk ile İnönü'nün arası neden açılmıştı? Cemil Koçak, yakın tarihimizin en merak edilen sorularından olan bu soruyu, NTV ekranlarında yayınlanan 'Bana Söz Ver' programında cevapladı.  Koçak, Atatürk ile İnönü arasındaki anlaşmazlığın üç temel meseleden kaynaklandığını belirtti. Bunlar: 1-) Devletçilik 2-) Dış politika 3-) Hatay sorunu Cemil Koçak, anlaşmazlığa sebep olan bu meseleleri detaylı bir şekilde anlattı: Atatürk ile İnönü arasında ayrılığın olduğu bir gerçek. Ama bu Atatürk ile İnönü arasındaki ilişkilerin en başından ya da en sonundan itibaren kırılgan olduğu anlamına gelmez. Biz maalesef bu türden politik meseleleri bir polemik haline getirmekten fazlasıyla memnun kalıyoruz galiba.  1-) DEVLETÇİLİK KONUSUNDAKİ GÖRÜŞ AYRILIĞI Atatürk de İnönü de çok yetkin, çok başarılı, çok becerikli politikacılar. Sonuç olarak aralarındaki ilişki de politik bir ilişki. Bütün cumhuriyet dönemi boyunca, çok kısa süre hariç, İnönü hep başbakan

ALBERT EİNSTEİN'iN ATATÜRK'E MEKTUBU

Resim
Albert Einstein ,  1933'te Türkiye'ye gelmek için iş başvurusu yaptı mı? Atatürk'e bir mektup yazmış mıydı? Tarihçi Cemil Koçak, NTV ekranlarında yayınlanan 'Bana Söz Ver' programında bu soruları cevapladı. İşte Cemil Koçak'ın açıklamaları: Bu da bir efsane olarak ortaya çıktı. Biliyorsunuz Hitler'in iktidara gelmesinden sonra Almanya'da Komünist ve Yahudi olmak Hitler açısından fenaydı. Alman Üniversiteleri'nden tasfiye edildiler. Zaten Almanya  bu tarihten itibaren bir daha sosyal bilimlerde eski yerini tutamayacak. Bu arkadaşların gidebilecekleri yerler bellidir. İsviçre'ye gidebilir, İngiltere'ye gidebilir, Fransa'ya gidebilir, ABD'ye gidebilir. Ama bunların da pozisyonları belli. Birdenbire çok sayıda, 1000'den daha fazla, hocanın atıldığını ve iş aramakta olduğunu düşünürsek bir çoğu da Türkiye'ye müracaat ediyorlar. Çünkü Türkiye'de de o sırada bugün İstanbul Üniversitesi olarak adlandırdığımız Darülfünu

FUTBOLU KİM BULDU?

Resim
Futbolun Avrupa'daki tarihsel gelişimi konusunda çeşitli iddialar ortaya atılmakta.  İngilizler ,  İtalyanlar  ve  Fransızlar  futbolun ilk olarak kendi ülkelerinde oynandığını ve bu şekilde dünyaya yayıldığını iddia etmekte. Fakat yapılan araştırmalar göstermektedir ki, futbolun günümüzdekine en yakın şekli 19. yüzyılda  İngiltere 'de görülmüştür. İngiltere'de 12. yüzyıldan itibaren futbol oynanmış ve tüm kesimler tarafından kısa sürede sevilmiştir. Bir süre sonra futbolun halk arasında çatışmalara neden olması üzerine Kral II. Edward,  13 Nisan 1314  günü bir fermanla futbolu yasaklamıştır. Edward şunları diyordu: " Büyük bir topla şehir içinde gürültüler yapıldığı, Tanrı korusun bir çok kaza ve hasara sebebiyet vereceği anlaşılmıştır. Tanrı ve Kral adına, şehir ve kasaba içinde top oynanmasını yasaklıyorum. Emirlerimizin aksine hareket ederek top oynayanlar en şiddetli cezalara çarptırılacaktır ." Kral 2. Charles Bu tarihten sonra futbol ve futbolcu

Yahya Kemal Beyatlı Kısaca Hayatı

Resim
Yahya Kemal Beyatlı Yahya Kemal Beyatlı kimdir, eserleri nelerdir? İşte Yahya Kemal Beyatlı'nın hayatı, eserleri ve edebi kişiliği hakkında kısaca bilinmesi gerekenler...  Yahya Kemal Beyatlı hayatı kısaca  Yahya Kemal Beyatlı, 2 Aralık 1884 tarihinde Üsküp'te dünyaya gözlerini açtı. Yeni Mektep ve Mekteb-i Edeb'te öğrenim gördükten sonra İstanbul'a gelerek Vefa İdadisi 'ne kaydoldu. Şiire olan ilgisi bu dönemde başladı. İlk şiiri "İrtika" adlı dergide yayımlandı. 1903 yılında Fransa'ya giden Yahya Kemal, burada Sorbonne Üniversitesi 'nde eğitim aldı. Hocaları arasında dönemin ünlü tarihçilerinden Albert Sorel de bulunuyordu. Tarih araştırmalarına yönelmesinde Sorel'in büyük etkisi olmuştu.  1913 yılında yurda döndükten sonra Darüşşafaka İdadisi 'nde öğretmenlik yapmaya başladı. Bir süre sonra ise Darülfünun 'a geçerek tarih ve edebiyat dersleri vermeye başladı. Bu dönemde öğrencileri arasında Ahmet Hamdi Tanpınar da vardı. 

Futbolun tarihçesi (Kısa bilgi-özet)

Resim
Futbolun tarihçesi  Kitleler üzerinde şüphesiz en etkili spor olan futbolun tarihsel gelişimi oldukça eskiye dayanmaktadır. Futbol oyununun ilk olarak nerede ve ne zaman oynandığı konusunda net bir bilgi yoktur. Fakat yapılan araştırmalar sonucunda topların oyunlarda kullanılmasının  M.Ö. 7000 'lere kadar gittiği tahmin edilmektedir. M.Ö. 4000- M.Ö. 2000  yılları arasında hüküm sürmüş  Sümerler 'in ayakla top oynadıklarını belirten birtakım tarihi belgeler vardır. M.Ö. 2500  yılında  Çin İmparatoru Huang-Ti 'nin askerlerine yaptırdığı çeviklik talimi de futbola oldukça benzemektedir. Yapılan talimde askerler yere dikilen iki direk arasından bir topu tekmeleyerek geçirmeye çalışırlardı. Bu bilgi çeşitli kaynaklarda yer almaktadır. Mısır 'da mezarlardaki duvar resimlerde  top oynayan insan figürleri ne rastlanması, futbolun tarihçesi konusunda önemli fikirler vermekte. Bu zamanda yapılan toplar günümüze kadar ulaşmıştır. Halen çeşitli müzelerde sergilenmektedir