Kayıtlar

2001 Krizi: Nedenleri ve Sonuçları

Resim
2001 krizi Türkiye'nin üzerinden adeta silindir gibi geçmişti. Krizin faturası oldukça kabarıktı. 1.5 milyon kişi işsiz kalmış, esnaf kepenklerini kapatmış ve paranın alım gücü hızla düşmüştü. Elbette krizin yansımaları bunlarla sınırlı değildi; uzun bir listesi vardı. Peki kriz bir anda mı patlak vermişti? Tabii ki de hayır! Hiçbir kriz bir anda patlak vermez, bunun bir de öncesi vardır. Birçok kişinin birleştiği düşünce şuydu: 2001 krizi 90'ların son dönemlerinde yeşermiş ve 2000'li yılların başına geldiğindeyse sadece ufak bir kıvılcım bekliyordu . O kıvılcım da çok gecikmedi(!) MGK'DA YÜKSELEN TANSİYON Tarih:19 Şubat 2001 ... Çankaya Köşkü'nde Milli Güvenlik Kurulu toplandı. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer , çok sert bir konuşma yaptı: "Sayın Başbakan çamurun üzerinde oturuyorsunuz. Böyle devlet yönetimi olmaz. Yolsuzlukların üzerini örtmeyin. Ben yolsuzlukları ortaya çıkarmaya çalışıyorum, siz beni engellemeye çalışıyorsunuz. Beni k

Atatürk'ü Samsun'a Vahdettin mi Gönderdi?

Murat Bardakçı, Habertürk ekranlarında yayınlanan " Tarihin Arka Odası " programında Mustafa Kemal Atatürk'ün Sultan Vahdettin tarafından Samsun'a gönderildiğini açıkladı. İşte Murat Bardakçı'nın açıklamaları: Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun öncesi, seyahat sırasında ve seyahat sonrasındaki bütün evrakını yayınlayan tek kişi olmam hasebiyle söylüyorum: Mustafa Kemal Paşa'yı Samsun'a devlet gönderdi. İşgal altındaki bir imparatorlukta, yaşanan işgale son vermek için devletin her kademesinde yapılan bir tür operasyondur. Sadece Mustafa Kemal Paşa'yı değil; Kazım Karabekir'i, Ali Fuat Paşa'yı da gönderen bir operasyon. Fakat bu evraktan gördüğümüz kadarıyla en fazla ümit bağlanan kişi Mustafa Kemal Paşa'dır. Bu devlet gönderdi dediğim hadisede Padişah Sultan Vahdettin, askerler ve hatta gayrıresmi Saltanat Şurası rol almıştır. Gizli mi gönderildi?  Hayır, 30 Nisan 1919 tarihli resmi gazetede tayin kararnamesi yayınlanmıştır.  Atatü

Atatürk olmasaydı ne olurdu? (Kısaca)

“ Atatürk olmasaydı Türkiye kurtulur muydu? ” sorusu hakkında Prof. Dr. İlber Ortaylı , “ Yakın Tarihin Gerçekleri ” adlı kitabında şu açıklamaları yapıyor: Hep şu söylemin doğru olup olmadığı merak edilir: "Atatürk olmasaydı da Türkiye bir şekilde kurtulurdu." Sizce bu doğru mudur? Yavaş yavaş kendince kurtulurdu belki ama İzmir bizim olamazdı . Oraya gelir, yerleşirlerdi. İlk başta oradaki yerli Helenlerin ve Venizelos hükümetinin üniversal kozmopolit Levantenler ile anlaşamadığı belli ama elbet bir şekilde anlaşacaklardı. Çünkü bu kişiler tüccardır. Buraya da nüfus sürekli geliyordu, zamanla bu daha da hızlandı. Çünkü İzmir hinterlandı adalarda sürünen insanlar için çok bereketli, cennet gibi bir yerdi ve nüfusu muhakkak artardı. Türkiye de yine acayip bir ülke olarak ortaya çıkardı. Yani Türk milleti ortadan kalkacak değildi . O zaman nüfus 13 milyondu. Bu oldukça önemli bir rakamdır. " Demokrasi gelirdi " diyenler de var. Demokrasi ithal gelmez . İstanb

Atatürk diktatör müydü?

" Atatürk diktatör müydü? " sorusunun cevabını Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Yakın Tarihin Gerçekleri” adlı kitabında şu şekilde veriyor: Mustafa Kemal'e gelince, kendisi şartlar dolasıyla diktatördür. Ama teorisinde diktatörlük yoktur. Nitekim iki kere çok partili düzene geçmeyi denedi. Tabii bu partiler kendisinin istediği partilerdi. Şunu da açıkça ifade edeyim: Atatürk'ün istediği çok partili süreç 1950-60 arasında oldu. Bu dönem, aşırı solun pek bulunmadığı ve aşırı sağın yasak olduğu belirli çizgiler çerçevesinde şekillenen partilerin olduğu birçok parti dönemidir. Ama zamanla bunun bile mümkün olamayacağı anlaşıldı. Çünkü birinci denemede İttihatçılar hakim oldu. Terakkiperver Fırka'da da mürteci denen tayfa meclise girdi. İkincisinde hakim olan taraf ise asıl solculardı. Ama Serbest Fırka denemesinde solculardan çok gene öbür grubun sesi çıktı. Neticede partiyi kurmakla görevlendirilen yakın arkadaşı bile işin nereye gittiğini fark edemedi. Mesela Makbule

İsmet İnönü'nün Hayatı Kısaca

Resim
İsmet İnönü İsmet İnönü , 1884 yılında İzmir'de doğdu.  Babası Hacı Reşit Bey, annesi ise Cevriye Temelli Hanım idi. Öğrenim hayatına Sivas'taki bir mahalle mektebinde başladı. Daha sonra Mülkiye İdadisi'ne gitti. 1897 yılında İstanbul'a gelen İnönü  Mühendishane-i Berri-i Hümayun 'a (Topçu Lisesi) kaydoldu.  Buradan mezun olduktran sonra sonra Erkan-ı Harbiye Mektebi 'ne girdi. 26 Eylül 1906'de birincilikle mezun oldu. Askeri eğitimini tamamladıktan sonra Edirne'deki İkinci Ordu 'ya atandı. İttihat ve Terakki Cemiyeti 'ne girişi burada görev yaptığı sırada gerçekleşti. 1910 yılında Yemen 'de ayaklanma çıkması üzerine bölgeye gönderildi. Burada yaklaşık 3 yıl boyunca görev yaptı. 1912 yılında binbaşılık rütbesine terfi etti. Birinci Dünya Savaşı 'ndaki ilk görev yeri Kafkas Cephesi oldu. Burada Mustafa Kemal Atatürk' ün emrinde görev yaptı. Daha sonra 4. Kolordu Komutanlığı ve Filistin'de bulunan 20. Kolordu Kom

Hugo Chavez Kimdir?

Resim
Hugo Chavez , 28 Temmuz 1954 günü Venezuela'da dünyaya geldi. Girdiği askeri akademiden 1975 yılında mezun oldu. Venezuela Kara Kuvvetleri'nde paraşütçü subay olarak görev yaptı. Hugo Chavez Ülke yönetimine muhalifti, bu sebeple Bolivarcı Devrimci Hareket-200 adını verdiği gizli bir örgüt kurdu. Chavez'in siyaset sahnesinde isminin duyulduğu ilk olay, 1992 'de öncülük ettiği bir darbe girişimiydi. Carlos Andres Perez hükümetine karşı düzenlenen bu darbe girişimi başarısızlıkla sonuçlandı. Bu olayın ardından iki yıl hapis cezası aldı. Hapisten çıktıktan sonra Beşinci Cumhuriyet Hareketi 'ni kurdu. 1998 yılında yapılan seçimlerde Venezuela Devlet Başkanı seçildi. Bundan sonra hızlı bir "yenilik" harekatına girişti. Yeni bir anayasa yürürlüğe koydu ve meclis sistemini değiştirdi. Bunun dışında ülkenin altyapı hizmetlerine önemli yatırımlar yaptı. Yönetime gelmesiyle ülkenin yapısında önemli değişiklikler yapan Chavez'e eleştirel yakla

Metin Oktay'ın Hayatı(Kısa-Özet)

Resim
Türk futbolunun unutulmaz ismi Metin Oktay , 2 Şubat 1936'da İzmir'in Karşıyaka İlçesinde dünyaya geldi. Öğrenimine Karşıyaka Soğukkuyu İlkokulu 'nda başladı. Fakat babasının tayini nedeniyle taşınmaları üzerine öğrenimine Alsancak İlkokulu 'nda devam etti. Buradan mezun olduktan sonra İnönü Lisesi'ne gitti; ardından babasının isteğinden ötürü Mithatpaşa Erkek Sanat Enstitü'süne geçti. Metin Oktay Metin Oktay, futbol kariyerine 1951 yılında İzmir'in amatör takımlarından Damlacıkspor 'da başladı. Burada 8 numaralı formayı giydi. Oynadığı ilk karşılaşmada iki gol birden atarak tüm dikkatleri üzerine çekti. Damlacıkspor'da oynayalı henüz uzun bir süre olmamasına karşın ismi büyük kulüplerle anılmaya başladı. Burada kısa sürede gösterdiği başarı neticesinde Genç Milli Takım'a çağrıldı. 1952 yılında Yün Mensucat ile anlaştı. 11 Nisan 1954'de Genç Milli Takım'ın Belçika ile oynadığı karşılaşmada forma giydi ve iki gol at